Prof. Dr. Bülent Şahin, Rize’nin Kaçkar Dağları’nda ‘su yosunu’ olarak da bilinen; dere, göl ve denizlere renk veren ve 15’i ulusal park sonlarında, 17si gölde 230 ‘alg’ tipi tespit etti. Ayrıntılı incelemeyle tiplerin 48’inin Türkiye’de birinci sefer görüldüğü belirlendi.
Doğu Karadeniz’de son buzul çağda oluşan ve devrin izlerini taşıyan yüksek dağ göllerini araştıran Biyoloji Eğitimi Ana Bilim Kısmı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Bülent Şahin, Rize’nin Kaçkar Dağları’nda 2 yıl boyunca ‘su yosunu’ olarak da bilinen; dere, göl ve denizlere renk veren alge yönelik araştırma yürüttü.
Saha araştırmaları sonucu 15’i ulusal park sonları içinde, 17si gölde 230 alg çeşidi tespit edildi.
Detaylı inceleme sonucu çeşitlerin 48’inin Türkiye’de birinci kere görüldüğü belirlenen araştırmanın sonuçları, milletlerarası makaleler ile bilim dünyasıyla paylaşıldı.
Rize’nin yüksek dağ gölleri bakımından varlıklı olduğunu belirten Prof. Dr. Şahin, “17 gölle işe başladık ve elde ettiğimiz florayı incelediğimizde 230 tıbbın 48 tanesi, Türkiye alg florası için yeni kaydolarak karşımıza çıktı. Hem ülkemizin hem de ulusal parkın biyoçeşitliliğine katkıda bulunmak ismine elde ettiğimiz sonuçlar epeyce kıymetli. Alg sözünün Türkçe karşılığı olarak su yosunudur. Vatandaşlarımız algleri dere, göl kenarları ve deniz kıyılarındaki taşlarda ipliksi dediğimiz yeşil ve kahverengi renklerde olanlarını görebilirler. Bizim çalışmalarımız daha fazla mikroskobik boyutta olanlarla ilgilidir” dedi.
YENİ TİPLER BULMA BAHTIMIZ VAR
Prof. Dr. Şahin, Rize ve Artvin coğrafyasının ekolojik açıdan çok pahalı olduğunu ve bu bölgede gelecekte yapılacak çalışmalarda, daha fazla sayıda yeni kayıt çeşitleri elde etmeyi beklediklerini belirterek, “17 gölden 48 yeni kayıt tespit ettiğimize nazaran, imkan olup bütün göllere ulaşabildiğimizde çok daha fazla yeni kayıt çeşit hatta tahminen de dünya için yeni çeşitler bulabilme bahtımızın da olacağına inanıyorum diye konuştu.
Öte yandan Prof. Dr. Bülent Şahin, daha evvel de Gümüşhane Artabel Gölleri Tabiat Parkı’nda 256 alg tipi tespit edip, bunlardan 41’inin birinci kere Türkiye’de görüldüğünü belirledi. (DHA)